IMF: Euro Bölgesi’nde Enflasyon Yüksek Kalabilir
Uluslararası Para Fonu (IMF), Avro Bölgesi’nde enflasyonun daha uzun süre yüksek kalabileceğini, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) fiyat baskılarını ortadan kaldırmak için önümüzdeki yıl faiz oranlarını yüksek seviyelerde tutması gerektiğini bildirdi.
IMF, Avrupa Bölgesel Ekonomik Görünüm raporunu yayınladı.
Raporda, Avrupa’nın, Kovid-19’un zorlukları ve Rusya-Ukrayna savaşının tetiklediği enerji kriziyle başa çıktıktan sonra uzun vadede fiyat istikrarını yeniden tesis etme yönünde güçlü bir misyonla karşı karşıya olduğu belirtildi.
Raporda, küresel değişiklikler ve iklim değişikliğinin uzun süredir devam eden büyüme sorunlarına katkıda bulunduğuna dikkat çekilerek, enflasyondaki yavaşlamanın hanehalkı ve şirketleri rahatlattığı kaydedildi.
Raporda, emtia fiyatları ve arz kısıtları gibi konulardaki azalmanın enflasyonun yavaşlamasında etkili olduğu ancak kalıcı çekirdek enflasyonla mücadelenin daha zor olduğu vurgulandı.
“Avrupa’daki merkez bankaları para politikalarını önemli ölçüde sıkılaştırdı. Hükümetler de mali destekleri azaltıyor.” ifadesine yer verilen raporda, “Geçen yılın enerji fiyat şoklarının kalıcı etkileri ve daha sıkı politikalar, bu yıl büyümedeki yavaşlamaya katkıda bulunuyor.” değerlendirme yapıldı.
Raporda, daha büyük imalat ve enerji ağırlıklı sektörlere sahip Avrupa ülkelerinin, hizmet ve turizme bağımlı olanlara göre daha fazla yavaşladığına dikkat çekilerek, şöyle denildi: “Avrupa’ya yönelik görünüm, enflasyonun kademeli olarak düşmesiyle birlikte yumuşak bir iniş yönünde. Bölge genelinde büyüme Geçen yıl yüzde 2,7.” “2023’te yüzde 1,3’e yavaşlaması, 2024’te ise yüzde 1,5’e yükselmesi bekleniyor.” Kelime kullanıldı.
“Para politikası sıkılaştırma döngüsünün sonuna yaklaşıyor”
Raporda, Avrupa’daki hizmet odaklı ekonomilerin, dış talebin düşük olduğu ve yüksek enerji fiyatlarına daha fazla maruz kalan büyük imalat sektörlerine sahip ülkelere göre daha hızlı toparlanacağı, Avrupa’daki piyasa ekonomilerinin 2024’te hafif bir toparlanma yaşayacağı ancak bu toparlanmanın ülkeden ülkeye değişiklik gösterebilir. Gösterileceği bildirildi
Raporda, “Para politikasının sıkılaştırma döngüsünün sonuna yaklaştığı” belirtilerek, mali konsolidasyonun 2024 yılında hızlanacağı öngörüsü yapıldı.
Raporda, “Güçlü bir ABD ekonomisi küresel talebin önemli bir dayanağı olsa da, Çin’deki zayıf aktivite, yeni emtia fiyat şokları ve finansal istikrar risklerinin gerçekleşmesi, büyümeye yönelik önemli aşağı yönlü risklerdir.” ifadesine yer verildi. değerlendirme yapıldı.
Raporda, sıkı para politikasının kredi maliyetlerini artırdığı, hane ve şirketlerin gayrimenkul bilançolarını zayıflattığı belirtilerek, bankaların sermaye tamponları şimdilik sağlıklı olsa da olumsuz bir senaryoda bankaların zorlanabileceği belirtildi.
Raporda, enflasyonun kademeli olarak gerilemesinin beklendiği, 2023 yılında zayıf iç talep ve emtia fiyatlarındaki düşüşün çekirdek enflasyona yansıyacağını ancak reel gelirlerde beklenen toparlanmanın enflasyondaki düşüş hızını yavaşlatacağını ifade edildi.
“Avrupa’nın orta vadeli büyüme beklentileri bir süredir düşüyor”
Raporda, çoğu Avrupa ülkesinin 2025’ten önce enflasyon hedefine ulaşmasının beklenmediğine dikkat çekilerek, nominal ücret artışının enflasyondaki düşüşe karşı risk oluşturduğu vurgulandı.
Raporda, “Avrupa’nın orta vadeli büyüme beklentileri bir süredir düşüyor. Bunda verimlilik artışının zayıflaması da önemli bir faktör. Yüksek ve değişken enerji maliyetleri ile arz ve ticaret ilişkilerindeki değişikliklerden kaynaklanan yeni zorluklar, üretim yapılarını bozuyor.” ” İfadesi yer aldı.
Raporda, özellikle borçluluğu yüksek Avrupa ülkelerinin kamu borçlarını azaltmaları gerektiği belirtilirken, enflasyonun makul bir sürede hedefe dönmesinin sağlanması için kısıtlayıcı para politikası duruşunun sürdürülmesinin büyük önem taşıdığı vurgulandı.
Raporda, enflasyonun kalıcılığı konusunda ciddi bir belirsizlik olduğu, ECB’nin bir süre daha yüksek politika faizlerini korumak zorunda kalacağı ve çok erken gevşemenin maliyetinin çok yüksek olabileceği belirtildi.